Kış saatine geçiş sadece günlük rutinimizi etkilemekle kalmıyor, aynı zamanda yol güvenliği ve hareketlilik açısından da önemli riskleri beraberinde getiriyor.
Saatin geri alınmasıyla akşamları hava daha erken kararıyor ve bu da yoldaki görünürlüğü azaltıyor. Özellikle akşam trafiğinin yoğun olduğu saatlerde, sürücüler, bisikletliler ve yayalar akşam karanlığında ve karanlıkta daha az görülebildiği için bu durum daha fazla trafik sıkışıklığına ve kaza riskinin artmasına neden olabilir. Araştırmalar, karanlığın erken saatlerinde yol kullanıcılarının sınırlı görünürlüğü ve azalan uyanıklığının, bu dönemde trafik olaylarının artmasında önemli bir rol oynadığını gösteriyor.
Karayolu güvenliği uzmanlarına göre saat değişikliğinden sonraki ilk günler ekstra riskli olabilir. Yol kullanıcıları biyoritimlerinde bozulma yaşar ve bu durum özellikle yaşlılarda ve sabit uyku ritmine sahip kişilerde yorgunluğa neden olabilir. Bu yorgunluk, araç kullanırken çok önemli olan faktörler olan tepki süresinin yavaşlamasına ve uyanıklığın azalmasına neden olur. Bir güvenlik uzmanı, "Saat değişikliğinden sonraki ilk haftada insanların yeni koşullara uyum sağlaması gerektiği açık" diyor. "Özellikle karanlıkta ve kötü havalarda ekstra dikkatli olmak gerekiyor."
kış zamanı
Kış saatinin sonuçları, yolcuların daha fazla bekleme süresi ve gecikme yaşayabileceği toplu taşıma araçlarında da fark ediliyor. Alacakaranlık ve karanlık koşullar, özellikle otobüs ve tren trafiğinde hız sınırları gibi daha fazla önlem alınmasını gerektirir. Bunun için gerekli olan ilave ışıklandırma veya hızın düşürülmesi gibi ayarlamalar çoğu zaman uygulamada gecikmelere yol açmaktadır. Ayrıca yağmur ve sis gibi hava koşulları bu dönemde görüş mesafesini daha da sınırlayabilir ve bu da hem yolcuların hem de personelin güvenliğini etkileyebilir.
Kış saati uygulamasına geçilmesinin temelinde sabah saatlerinde gün ışığından daha fazla yararlanılarak enerji tasarrufu yapma isteği yatıyor. Ancak pratikte bu etki sınırlı görünüyor çünkü modern evler ve şirketler giderek daha fazla enerji verimli aydınlatma kullanıyor ve akşamları da çok fazla enerji tüketiyor. Birkaç yıldır Avrupa'da yaz ve kış saati sisteminin hala mantıklı olup olmadığı konusunda bir tartışma yaşanıyor. 2019 yılında Avrupa Parlamentosu sistemin kaldırılması yönünde oy kullandı ancak nihai karar hâlâ beklemede. Üye devletler hangi saatin kalıcı olarak getirilmesi gerektiği konusunda bir fikir birliğine varamıyor gibi görünüyor.

Hareketlilik uzmanları bu dönemde güvenliği artırmak için yol kullanıcılarının davranışlarında düzenlemelerin önemini vurguluyor. Bisikletlilerin ve yayaların, sürücüler tarafından daha iyi görülebilmeleri için yansıtıcı giysiler giymeleri ve ek aydınlatma kullanmaları tavsiye ediliyor. Araç sürücülerine, akşam karanlığında bile farlarını zamanında açmaları ve hızlarını değişen koşullara göre ayarlamaları tavsiye ediliyor. Uzmanlara göre bu küçük ayarlamalar yol güvenliğinde büyük fark yaratabilir.
farkındalık
Ayrıca insanlar sürücüler arasında farkındalığın önemine dikkat çekmeye devam ediyor: "Kış saatine geçiş göz ardı edemeyeceğimiz bir gerçek, ancak sürüş davranışımızda küçük ayarlamalar yaparak ve birbirimize daha fazla dikkat ederek hep birlikte daha güvenli bir sürüş sağlayabiliriz. akşam trafiğinin yoğun olduğu saat." Kuruluş ayrıca işverenlere kış döneminin ilk haftasında çalışanlarına daha fazla esneklik sunma çağrısında bulunuyor. Örneğin, en riskli saatlerde çalışanların işten hemen sonra eve gitmesini önlemek için çalışma saatleri biraz ayarlanabilir.
Avrupa Birliği'nde kış saati ve yaz saati uygulamasının anlamı ve gerekliliği konusundaki tartışmalar devam ediyor. Henüz somut kararlar alınmamış olsa da ilerleyen süreçte zaman değişikliği ortadan kalkabilecek gibi görünüyor. O zamana kadar kış mevsiminin getirdiği risklerin farkında olmak yol kullanıcılarına, işverenlere ve ulaşım kuruluşlarına düşüyor.